reklam 1

17 Aralık 2020 Perşembe

Kağıt Ev, Carlos Maria Dominguez



Merhaba, artık uzun süredir yazamadım diye başlamaya bile utandığım, bloguma bir türlü dönemediğim bir anda canım arkadaşım kırmadı, benim de okuyup çok sevdiğim bir roman hakkında yazdığı çok güzel ve içten düşüncelerini paylaşmama izin verdi. Eveeett bir konuk yazarım var artık. Kendisi tanıdığım en tutkulu kitap severlerden, hızına yetişemediğim ve itiraf edeyim çok da kıskandığım, kitap konuşmaktan müthiş keyif aldığım dostlarımdandır ve umarım bu ilk yazısından sonra Burçinciğim ve başka bir arkadaşım da -ki o kendini biliyor-burada sık sık misafirim olurlar. Sizi çok seviyorum kızlar :)

"Benim için bir nefes mutluluk kitaplarım, gerçekten soluk alıp verdiğim, kalp atışlarımı dinlediğim, dertleştiğim, dostlarım...

Heyecanla eve gelip başına oturduğum harflerden, kelimelerden, hikayelerinden içten yolculuklara çıktığım, şehirler, ülkeler gezdiğim, türlü insanlar tanıdığım dünyalarım. 

Küçük dünyanın büyük aynaları, ormana, ağaca, kuşa, doğaya, gökyüzüne, Tanrı'ya bakan pencereleri. Beni bana yansıtan, anlatan cümleleri sırları, efsaneleri, kurguları, karakterleri, yazarları...

Kağıt Ev'de okudukça sevdiğim, içinde “beni” yeniden keşfettiğim harika bir kısa kitap.

Kitaplardan örülen bir dünya, bir ev ve kitabını aşkı için arayan bir kitapsever, kitap tutkunu...

“Kütüphane zamana açılan bir kapıdır.” (Borges)

“Arabayı bir ağacın altına park ettim ve elimde kitapla otlar ve çiçeklerle bezeli, kimsenin açmayı başaramayacağı mühürlü, dikdörtgen, sert kapaklı, her biri kendi hikayesini taşıyan ve toprağın neminde gizli kalmayı arzulayan kitaplar misali duran mezarların arasında yürüdüm."

Burçin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder